– Yakıt tüketimini azaltma yöntemlerimiz, ülkemizde akaryakıt fiyatının sürekli artış göstermesiyle doğru orantılı olarak artmakta. O kadar çok yöntem buluyoruz, akaryakıtı o kadar az harcıyoruz ki sürekli akaryakıt zamlanıyor ve fiyatı bir türlü sabit kalamıyor. Bu yazıda da kendimce düşük yakıt tüketimi için neler yapabiliriz yada en başında itibaren neler yapmamız gerekir onları listelemek istedim. Her yerde yazan yöntemleri yazmıştır diye düşündüğünüzü tahmin ediyorum ama yazının devamını okumadan kesinlikle böyle bir ön yargıya varmayın. Buyrun yakıt tüketimi azaltmak neden bu kadar zor?

– İlk önce nasıl bir araç almamız gerektiğine karar vermekte zorlanıyoruz. Özel bir araç mı yoksa ticari bir araç mı almalıyım? Biraz daha üstüne ekleyip daha üst model alabilirim. Opsiyon listesinde ne varsa ekletebilirim. Bunlar olunca ya yanlış araç seçimi yapılıyor hemen birkaç yıl içinde araç değiştirilmek zorunda kalınıyor yada doğru tercih yapılıp uzun yıllar aynı araç kullanılıyor. Ülkemizde bir aracın sahibi ile beraber yaşadığını ve yaşlandığını göze alırsak, bunu küçük çocuklara birkaç yıl giysin diye büyük alınan giysi ve ayakkabılar olarak düşünebiliriz. Sabredip doğru aracı, uygun fiyata almak bile başlı başına bir planlama, uzun süren bir çalışma gerektirmekte.

– Birde bu cümleden sonra gelen cümlelerde kesinlikle bana kızan olacaktır ama bu gerçeği değiştirmeyecektir. Bu heyecana kapılıp büyük hacimli, güçlü motora sahip araç satın alanlar ise yakıt tüketimi fazla, gaza az basıyorum fayda etmiyor, tüp taktıracağım kesinlikle, zenginiz diye az yakıt tüketimi için çaba harcayamaz mıyız gibi cümleler sarfedilmekte. Doğruyu söyleyeyim ben düz mantık yürüten biriyim. Ya evettir yada hayır benim için yani ikisinin ortası yoktur. Büyük hacimli lüks bir araç aldım diyelim. Peki ben bu aracı neden aldım. Gösterişli, hızlı yada makam otomobilim olarak aldım değil mi? Bu araçlardada ne kadar yakıt tüketimi olduğunu herkes kadar alan kişide bilmekte. Bunu bile bile alınan araç hem verilen paranın hakkını verir hem de yakıtın. Kimse birbirini kandırmasın. Bir anlık hevesler gün gelir bir yerimizi çırmalar unutulmamalıdır.

– İstediğimiz aracı almamız gerekir. Ama aldığımız aracı çok iyi tanımak şartıyla.
– Firmaların opsiyonel olarak eklediği ne kadar elektronik cihaz var ise elinizin tersi ile itin. Otomatik klimaya, soğutmalı torpido gözüne, 20 cd değiştiriciye, park sensörüne, masaj yapan koltuklara, ısıtmalı sistemler, koltuk kafalıklarında dvd-oyun konsollarınada, arka görüş kamerasına da, otomobilin içinde dev ekranlı göstergelere de ihtiyacımız yok. Biz araç kullanıyoruz ve bir yerden bir yere gidiyoruz. Bizim için gerekli olan araç konforlu bir yolculuk için az yakıt tüketen motor ve rahat bir sürücü koltuğu. Opsiyon listesine ihtiyacınız var ise lütfen listeye eklediğiniz tüm özellikleri kullanın ki bi işe yarasın. Sadece arka bagaj kapağı üzerinde yada arka kelebek camlarda donanım logosu ile ben donanımlı diye dolaşmasın araç yollarda.
– Depoyu ağzına kadar doldurmak yerine her seferinde gidilecek mesafeye göre yada haftalık olarak kat edilecek yola göre yakıt almak mantıklı. Fazla ağırlık her zaman bizim için dezavantaj değil mi? Ayrıca benzinin uçucu bir madde olduğunu, deponuzda oksitlenebileceğini, kalıntı yapabileceğini düşünürsek sürekli taze yakıt alabilmek gayet mantıklı geliyor bana.
– Araca binmeden önce en az 2 tur aracınız etrafında dolaşmanız gerekir. Siz ona iyi bakın ki oda sizi üzmesin.
– Bakım aralıklarında hem aracınız hemde kendinizi bir bakımdan geçiriniz. Sağlıklı çalışan bir aracı ancak tam anlamıyla sağlıklı biri kullanabilir.
– Şehir içinde ya da şıkışık trafikte mutlaka öndeki araçla aranızda 5 metre mesafe bırakın ki sürekli dur kalkla uğraşmadan sabit hızla sürekli olarak aracınız hareket halinde olsun.
– Firmaların yada satış temsilcilerinin sizi yönlendirmesine izin vermeyin. Siz ne talep ediyorsanız onu alın ve sonuna kadarda sorularınızla doğru aracı aldığınızı anlayıncaya kadar sormaya devam edin.
– Ayda bir kez ortaya çıkan yakıt tasarruf katkı ürünlerinden uzak durun. Bu tür ürünler bana patates cipslerinde promosyon yapıyorlar ya %20 daha fazla diyor poşetin üzerinde halbuki poşet büyümüş ama içindeki aynı. Siz yakıtınıza fazladan yakıt katıyorsunuz sonra tasarruf yaptım diyorsunuz. Madem bu ürünler tasarruf yaptırıyor neden benzin istasyonlarını yada petrol rafinerileri bunu kullanmıyor. (Yakıtın içinde katkı var zaten. Ekstra ektra katkıya gerek yok. O zaman benzin yerine çamşır suyu almış oluruz.) hem onlara yararlı hemde bize. Hatta Shell bas bas bağırıyor, 100kmde 1 litre tasarruf ettiren akaryakıt ürettik diye. Yani %1 tasarruf ettirebiliyor bu firmalar. Demek akaryakıt firmaları boşuna çalışıyorlar. Çünkü 1 litrelik katkıyı koy araca %30 tasarruf etsin araç diyorlar. İlginç gelmiyor mu size bu durum…
– Trafik ışığı bol şehirlerde kesinlikle sollama yada hız yapmayın zaten birinci ışıkta yeşilde geçseniz dahi bundan sonraki 3 trafik lambasında kesinlikle kırmızıya yakalanacaksınız. Hızınızı sabit tutup en sağ şeritte dede hızıyla ilerleyin. Ama arada bir aracınızı ödüllendirin basın gaza.. 🙂
– Yakıt tüketimi ölçümlerinde kuruş hesabı yaparak kendinizi kandırmayın.
– Büyük hacimli, hızlı araçlar alıp tüp taktırma istiyorum diyenlere ve çok yakıt tüketiyor diyenlere gülüp geçin.
– Şahsi kullanımlar için kesinlikle ticari araç, ticari araçların binek versiyonlarını yada devasa kasa jeep, pick up almayınız. O kadar büyük araçta tek kişi yolculuk pek hoş olmasa gerek.
– Gaza basma, motor sesini duyma, vites geçişlerini hissetmek için ayda bir kez en yakın yarış pistine yada karting alanına gidiniz. Bu işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.
– Yakıt tüketimini düşüren en büyük etkene geldi sıra oda zorunlu olmadıkça aracınızı kullanmayınız. Toplu taşıma araçlarını tercih ediniz. Gereksiz miktarda pahalı olan benzine vereceğiniz parayı daha değerli işlerinizde kullanabilirsiniz bu sayede.

* Unutulmaması gereken son bir nokta daha var. Yakıt tüketimini azaltmak yada düşürmek terimi yanlış anlaşılıyor. Her gün aynı iklim koşullarını yaşamıyoruz, hergün aynı akaryakıtı kullanmıyoruz, her gün bir önceki gündeki gibi yatağımızdan kalkmıyoruz ve aracımız her geçen kmde biraz daha yaşlanıyor – hareketli parçaları aşınıyor. Gaz pedalının dibini görmediğimiz sürece, sakin kullandığımı sürece aracımız uygun miktarda yakıtı tüketecektir. Bu yakıt tüketiminin azalmasına değil fazla yakıt tüketmenizin önüne geçecektir.

Benzer YazılarEtiketler